Harabelerin arasında seyir halinde yalnız bir çocuk varmış,
Artık soğua aldırmayan küçük bedeni titremeye başlamış.
Onlar ki şimşek hızında göğüs kafesinde çarpan derin bir his gibidir.
Artık duyguların dahi insanı terk ettiği koyun tahtaları
Kederleri karşısında umutsuzca yaşmakta,
Kırılgan mavi örtünün rüzgarı acımasızca her gece onları okşamakta,
Ortaya çıktıklarında boşluğa bürünen göz retinaları vardır ki
Hayatı fütursuzca sorgulamaktan başka çareleri kalmamıştır.
Harabelerin arasından seyir halinde çıkan bir çocuk varmış,
Hiçliğe mazhar olan göz retinaları merak arayışında
Yaşamı amansızca sorgulamakla lanetlenmiş.
Ve solgun mavi örtünün sonsuzluğunda kaybolan
Çocuk gece koyun tahtalarını ateşe vermiş..