*Abdullah bin Ömer radıyallahu anh şöyle demiştir:*

_Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem kumaş satan bir kişinin yanına varıp ondan dört dirheme bir gömlek satın aldı onu üzerini giyip çıktı Bir de ne görsün ensar'dan bir adam şöyle diyordu:"_ ```Ey Allah'ın resulü! bana bir gömlek giydir Allah da sana Cennet gömleklerinden giydirsin"``` _Bunun üzerine Allah resulü sallallahu aleyhi ve sellem gömleği çıkarıp ona giydirdi sonra dükkanın sahibine geri döndü ve ondan dört dirheme bir gömlek daha satın aldı yanında da iki dirhem kaldı._
_Bu sırada yolda ağlayan bir cariye gördü ona:"_ *niye ağlıyorsun?"* _diye sordu_ o: " ```Ey Allah'ın resulü! sahibim bana un almam için iki dirhem verdi onları kaybettim"``` _dedi Allah resulü kalan iki dirhemi de ona verdi sonra o cariye ağlayarak gitti Allah resulü onu çağırıp_ : " İki dirhem aldığın halde hâlâ niçin ağlıyorsun?"* _diye sordu cariye:_ " ```Geç kaldığım için beni dövmelerinden korkuyorum"``` _dedi Bunun üzerine Allah resulü sallallahu aleyhi ve sellem sahibinin_ _yanına varıncaya kadar onunla birlikte yürüdü_
_Selam verdi içeridekiler cevap vermediler sonra tekrar selam verdi içeridekiler yine cevap vermediler. O da bir daha selam verdi. Onun sesini tanıdılar ardından bir kere daha selam verdi Bu sefer Onun selamını aldılar Allah resulü sallallahu Aleyhi ve sellem_ :" *ilk selamı duydunuz mu?"* _diye sordu:_ " ```Evet senin bize daha çok selam vermeni istedik Anam babam sana feda olsun seni buraya getiren nedir ey Allah'ın resulü ?"``` _dediler Allah resulü sallallahu Aleyhi ve sellem_ :" *Bu cariye onu dövmenizden korkuyor"* _cariyenin sahibi:_ " O ,Allah rızası için ve senin onunla birlikte yürümenden dolayı hürdür ey Allah'ın resulü"* _dedi . Allah Resulü sallallahu vesselam onu hayırla ve cennetle müjdeledi sonra da şöyle buyurdu:_
*«ﻟﻘﺪ ﺑﺎﺭﻙ اﻟﻠﻪ ﻓﻲ اﻟﻌﺸﺮﺓ، ﻛﺴﺎ اﻟﻠﻪ ﻧﺒﻴﻪ ﻗﻤﻴﺼﺎ، ﻭﺭﺟﻼ ﻣﻦ اﻷﻧﺼﺎﺭ، ﻭﺃﻋﺘﻖ اﻟﻠﻪ ﻣﻨﻬﺎ ﺭﻗﺒﺔ"*
*"Allah o on dirheme bereket verdi ve onunla peygamberine ve ensardan bir kişiye bir gömlek giydirdi yine onunla bir cariyeyi hürriyetine kavuşturdu"*
*"ﻓﺎﻟﺤﻤﺪ ﻟﻠﻪ ﻫﻮ اﻟﺬﻱ ﺭﺯﻗﻨﺎ ﻫﺬا ﺑﻘﺪﺭﺗﻪ»*
*"Kudretiyle bunu bize rızık olarak nasip eden Allah'a hamdolsun"*
__Heysemi, Mecmau'z-Zevaid,14184_
_Taberani, Mu'cemu'l-Kebir,13607_